bahar gülü

aello
akşamdı adı bahar mı gül mü güz mü ilk görüşte gülmeye başlamıştı biraz dalgın sesi titrek selam vermemiştim oysa belki de kırdım istemeyerek hızlı hızlı yürüyordu kaşını almış dudağını boyamıştı yüzü sonbahar hüznü güneşe benziyordu gülüşü birden bire geldi beklemiyordum keskin bir bıçak gibi saplandı aklıma hep böyle cana yakın mı bakar acaba? akşamdı uzak bir deniz kenarında oturmuş efkar yakıyordum karanlık tutmuştu yolları kim bilir kimin boynundaydı kolları gecelerdir kötümserdim sakallarımı uzatmış durup durup uzakları dinlemiştim
belki de bir zehirli göz tarafından zehirlenmiştim telefonu geldi aniden dilinde kelimeler bir şeyler söylüyordu dilinde kelimeler silerek bilmeyerek bir şeyler söylüyordu gülerek
yaz geçti kış geçti benden bir bahar geçti ben bahardan geçmedim
akşamdı uyanıktım yatağımda oturuyordum istanbul mışıl mışıl uyuyordu.
şimdi ne yapıyordu ne yemiş ne içmişti nerede dans etmişti gözleri dolu muydu yoksa düşleri dolu muydu neyse neyse bunları düşünmek istemiyordum kanıma girmişti bir kere sanki başı göğsümde eli elimdeydi
yaşamak sevmekten geçer diyerek belkide sevdim isteyerek
sabahtı o yoktu ben yıkılıp gitmiştim bir daha ne zaman nerede ne olacağımızı ikimizde bilmiyorduk.
belki yeni başlayacaktık belki hiç başlamayacaktık belki de başlayıp bitirmiştik
belki de
belki de...

nazım hikmet ran

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol