"ateş yakana kılavuz", s. 16-23
                  
1.
en son, en kalın odunu yakarsın.
                  
2.
denizin taşıdıklarını da kesip kesip yakmıştın,
o birzamanların şimdi uzakta kalmış ocağında —
ne kalır ki, geriye?...
                  
3.
ateşinin dumanını da biriktirirsin—— 
                  
4.
herşeyden önce unutmaman gereken,
ateşinin hiçbirzaman tek bir düzeyde yanmadığıdır:
ateşin, ya harlanma içinde ya da sönme içindedir —
ya yükseliş, ya iniş…
                  
5.
ateş, yanmakta olan odunlarla değil, 
yeni yanmağa başlayan odunlarla yanar. 
hep yakacak yeni odunlar bulan ateş, yükseliş içindedir; 
yalnızca eski —yanan— odunları olan ateş, 
inişe geçer.
                  
6.
yanan odunlar tüten odunların dumanını da yakarlar.
                  
7.
yanamayan odun, tüter.
ateşin, bazen, yalnızca tüter : yanamamaktadır…
dikkat etmen gereken, ateşe yanyana ve üstüste koyduğun odunların 
biribirlerine olabildiği kadar yakın olmaları; ama hiçbirzaman 
bitişik ve binişik olmamalarıdır : ateşi yakan, ısı olduğu kadar, 
havadır — belki daha da çok…
                  
8.
ateşin tütüyorsa, bil ki birşeyleri yanlış yapıyorsun. 
                  
9.
tek bir odunu yakamazsın : odunlar ancak başka odunlar 
yanıyorsa, yanar — her bir odunun yanması, öteki her bir 
odunun yanmasına bağlıdır : hepsi için ayrı ayrı; ve, 
hepsi birlikte, karşılıklı… 
                  
10.
alttaki odunun yanması, üstünde yanmaya başlamış bir odunun 
bulunmasına — ve üstteki odunun yanması, altında yanmakta olan 
bir odunun bulunmasına, bağlıdır.
odunlar yalnız yanmazlar. 
                  
11.
ateşini yakmağa başlarken, çıra parçalarını çok dikkatli 
kullanmalısın : fazla koyarsan, ya gereksizce büyük alevler 
elde edersin, ya da yanamayan çıra parçalarındaki reçinenin 
tütmesine yol açarsın; az koyarsan, hem kalın odunları 
tutuşturacak kadar alevin olmaz, hem de, yanamayan odunlar 
tütmeğe başlarlar — tam ölçüsünü, tam yerini, tam zamanını 
bulmalısın, ateşini yakmağa başlarken. 
                  
12.
ateş, bir kez yanmağa başlayınca, senin denetiminden 
çıkar gibi olur — ama, unutmamalısın ki, kendi haline 
bırakılan ateş, gerçi, koşullar uygunsa, harlar; ama, 
kısa zamanda, yakabileceklerini yakarak, tükenme sürecine 
girer: ateşin ilk niteliği yayılmaksa, son niteliği de, tükenmektir.
bu yüzden, ateşini beslemen gerekir : tam zamanında, tam yerine, 
yeni yanacak odunlar koyman; belirli bir yanı tükenmeğe 
yüztutmuş odunları biribirlerine göre çevirmen; yanamayarak 
tütmeğe başlamış odunları yanabilecekleri bir konuma getirmen 
— bir sürü düzenleme, ayarlama…
ateşini kendi haline bırakamazsın — bırakırsan, tükenip söner…
ateşinden sorumlusun.
                    
                    
                    neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?