carl von ossietzky

angelus
1908’de 19 yaşındayken, alman barış derneği’ne üye olur. çeşitli dergilere savaş ve militarizm karşıtı yazılar yazar. 1914’te askeri mahkemelerin yetki sahasını sorgulayan bir yazısından ötürü, "orduya hakaret" suçlamasıyla para cezasına çarptırılır. askere alınır, 1916-1918 arasında garp cephesindedir. döndükten sonra savaşın sürdürülmesine ve yüceltilmesine karşı yazılar yazar. 1919 kasım´ındaki kısa süren devrimde hamburg işçi ve asker şûrâsı’nda çalışır. aynı yıl berlin’e taşınıp alman barış derneği’nin genel sekreteri olur.

weimar cumhuriyeti döneminde ossietzky’nin temel davası, bu yeni devletin demokratik-anayasal bir yurttaşlık bilinciyle temellendirilmesidir. hümanist ve sol-liberal tutumuyla, komünistlere mesafeli, gelişen ırkçı-milliyetçi harekete ise taban tabana zıttır. özellikle almanya’nın yeniden silahlanma girişimlerine ve halkın kaybedilen dünya savaşı’nın öcünü almak üzere ajite edilmesine, kararlılıkla karşı çıkar. "savaş - bir daha asla!" kampanyasının öncülerindendir. anti-militarist yazılarından ötürü defalarca yargılanır, cezalar alır. bir dizi sol-liberal eğilimli derginin yöneticiliğini yapar. 1927’de yayın yönetmenliğini üstlendiği, büyük yazar kurt tucholsky’nin de katkıda bulunduğu weltbühne (dünya sahnesi), o dönemin almanya’sının en saygın dergilerinden biridir. bu arada 1931’de, alman ordusunun uluslararası anlaşmalara aykırı olarak gizlice yürüttüğü silahlanma politikasını açığa çıkartan yazısından ötürü, "casusluk" ve "askeri sırları açıklama" suçlamalarıyla 18 ay hapse mahkûm olur. 1932 sonunda genel aftan yararlanarak tahliye edilir. 1933 başında nazilerin iktidara gelmesiyle yurtdışına kaçmayı düşünürken, gizli polis (gestapo) tarafından tutuklanır. işkence görür. nisan ayında toplama kampına gönderilir. toplama kampının ağır koşullarında 1936’da verem olur. berlin’deki bir hastaneye sevkedilir, polis gözetimi altında tedavisine başlanır.

o sırada, 23 kasım 1936’da oslo’da, carl von ossietzky’nin, 1935 nobel barış ödülüne layık görüldüğü açıklanır. bu ödül zaten önceki yıl için öngörülmüş fakat almanya hükümetinin baskısı nedeniyle verilememiştir.

nazilerin propaganda bakanı joseph goebbels’in günlüklerinde söyle yazar: 25 kasım 1936: "dün: allak bullak bir gün. ossietzky nobel barış ödülünü aldı. küstah bir provokasyon! harika bir plan kuruyorum aslında: onun bizden yana olduğunu reklam etmek. ama olmaz, zira çok önceden vatana ihanetten ceza almıştı. mutlaka bir şeyler yapmalıyız. führer kafa yoruyor bunun üzerine fakat bir türlü bir neticeye varamıyor." (ralf georg reuth’un yayına hazırladığı 5 ciltlik ’tagebücher’in 1935-1939 dönemini kapsayan 3. cildinden aktarılmştır. piper verlag, münih 2003).

nazi subaylarindan hermann göring, nobelli mahpusla bizzat görüşerek ödülü reddetmesi için telkinde bulunur. ossietzky’nin cevabı şöyledir: "uzun süre düşündükten sonra, bana layık görülen nobel barış ödülünü kabul etmeye karar verdim. gizli devlet polisi temsilcileri tarafından bana bildirilen, bunu yapmakla kendimi alman milli cemaatinden dışlamış olacağım yönündeki görüşe iştirak edemiyorum. nobel barış ödülü iç siyasi mücadelelerle ilgili değil, halkların, milletlerin birbirini anlamasıyla ilgilidir."

ossietzky’nin ödül beratını ve para armağanını almasına izin verilir ama törene katılmaktan alıkonur. oslo’daki tören, gıyabında yapılır.



neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol